Türkiye'nin Maldivleri Milas'ta mı saklı?
Beyaz kumları, cam gibi denizi ve bakir doğasıyla dikkat çeken bu koy, Milas'ın gizli kalmış sahil hazinelerinden biri. Tatilciler artık kalabalıktan uzak, gerçek huzuru Milas'ta arıyor.
Haydar Koyu, beyaz kumu ve berrak deniziyle görenleri büyülüyor
Türkiye’nin Ege kıyılarında keşfedilmeyi bekleyen bir doğa harikası daha gün yüzüne çıktı: Milas’ın Bozbük Mahallesi sınırlarındaki Haydar Koyu, bembeyaz kumu, cam gibi berrak suyu ve sessizliğiyle adeta bir saklı cennet. Yerel halk tarafından uzun yıllardır bilinen bu koy, son dönemde sosyal medya sayesinde ülke çapında tanınmaya başladı. Özellikle yaz sezonunun yaklaşmasıyla birlikte Haydar Koyu, kalabalıklardan uzak, doğayla baş başa bir tatil arayanlar için yeni bir rota hâline geldi.
Milas’a yarım saatlik mesafede saklı bir dünya
Haydar Koyu, Milas şehir merkezine yaklaşık 50 kilometre uzaklıkta, Didim’e ise yalnızca 34 kilometre mesafede bulunuyor. Özellikle Didim, Akbük ve Bozbük gibi çevredeki tatil beldelerine yakınlığı, Haydar Koyu’nu günübirlik geziler için ideal kılıyor. Ancak buraya gelenlerin çoğu, doğanın sunduğu sakinliği bırakmak istemediği için çadır kurup birkaç gün kalmayı tercih ediyor.
Beyaz kum, sığ deniz ve huzurun sesi
Koyun en çarpıcı özelliklerinden biri, yumuşacık beyaz kumu ve sığ yapısı. Denize girerken ayaklarınızı incitmeden yürüyebileceğiniz bir sahil yapısına sahip olan Haydar Koyu, çocuklu aileler için de güvenli bir ortam sunuyor. Dalgasız ve durgun denizi ise adeta bir ayna gibi… Sabah saatlerinde bu sulara girenler, kendini Maldivler’de gibi hissetmekte haksız sayılmaz.
Haydar Koyu neden bu kadar özel?
Haydar Koyu’nda herhangi bir tesis, işletme ya da gürültülü kalabalık bulunmuyor. Ne müzik, ne satıcı, ne de şezlong gürültüsü… Sadece doğanın sesleri: kuşlar, dalgalar ve hafif esen rüzgâr. Sosyal medya kullanıcılarının deyimiyle “doğayla baş başa kalmak isteyenler için son kalan yerlerden biri.” Şnorkelle dalış yapanlar, balıkları ve deniz diplerini çıplak gözle görebiliyor.
Ziyaretçiler için altın değerinde ipuçları
Haydar Koyu’na gelmeden önce bazı hazırlıklar yapılmalı. Bölgede herhangi bir tesis, market ya da duş imkânı yok. Bu yüzden gelenlerin yiyecek, içecek, plaj şemsiyesi ve çöp torbası gibi tüm ihtiyaçlarını yanlarında getirmeleri şart. Gölgelenme imkânı sınırlı olduğundan sabah erken saatlerde gelmek daha avantajlı.
Kampçılar ve fotoğrafçılar için eşsiz bir rota
Haydar Koyu yalnızca denize girmek isteyenler için değil; kampçılar, fotoğrafçılar ve doğa yürüyüşçüleri için de biçilmiş kaftan. Geceleri yıldızlarla dolan gökyüzü, sabah ise sisli tepeler ve turkuaz su ile uyanmak isteyenler için unutulmaz bir deneyim sunuyor. Drone ile çekilen görüntülerde koyun eşsiz kıyı çizgisi ve doğal yapısı açıkça görülüyor.
Türkiye’nin Maldivleri artık Milas’ta anılıyor
Son yıllarda ülkenin birçok sahilinde yapılaşma ve kalabalık artarken, Haydar Koyu hâlâ bakirliğini koruyan nadir yerlerden biri. Bu yüzden ona “Türkiye’nin Maldivleri” yakıştırması yapılıyor. Haydar Koyu’na gelenlerin ortak görüşü şu: "Burayı bilen kıymetini biliyor, bilmeyen de hiç öğrenmesin..." Ancak gerçek şu ki, bu doğa harikasını korumak için bilinçli bir şekilde ziyaret etmek artık hepimizin sorumluluğu.