Ören'de Batık Şehir Efsanesi: Geceleri Duyulan Çan Sesleri Gerçek mi?
Geceleri denizden gelen çan sesleri, Ören sahilinde tatilcilerin ve bölge halkının zihninde bir soru işareti bırakıyor. Binlerce yıl öncesinin antik Keramos'unun sular altındaki kalıntıları, Ören'de tarih ve efsanenin iç içe geçtiği bir atmosfer yaratıyor.
BATIK ŞEHİR EFSANESİNİN İZLERİ
Ören’de deniz altındaki kayıp şehrin sırları
Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Ören Mahallesi, sadece doğal güzellikleriyle değil, kulaktan kulağa aktarılan eski efsaneleriyle de dikkat çekiyor. Özellikle sahil kesiminde, geceleri denizden geldiği söylenen çan sesleri, “Batık Şehir” hikayesini yeniden gündeme getiriyor. Rivayetlere göre, binlerce yıl önce burada bulunan antik Keramos kentinin liman yapıları, zamanla denizin çekilmesi ve alüvyonların birikmesiyle sular altında kalmış. Ören sahilinde denize girenler, bazen deniz dibinde eski taş yapılar ve kırık mermer bloklar gördüklerini anlatıyor.
DENİZİN ALTINDAKİ KALINTILAR
Keramos’un kaybolan limanı hâlâ keşfedilmeyi bekliyor
Arkeologlar, Ören sahilinin hemen açığında, Keramos’un antik liman kalıntılarının bulunduğunu belirtiyor. Özellikle Kocaçay’ın taşıdığı alüvyonlar, antik dönemin kıyı çizgisini kilometrelerce içeri taşımış ve sahilin bugünkü halini oluşturmuş. Yöre halkı arasında “Batık Şehir” olarak anılan bu alan, sadece bir efsane değil; bilim insanlarının da dikkatini çeken bir arkeolojik gerçekliğe işaret ediyor. Ören’in sakinleri ise hâlâ geceleri denizden gelen o hafif çan seslerini duyduklarını ve bunun “batık şehirden gelen sesler” olduğuna inandıklarını dile getiriyor.
EFSANE VE GERÇEK BİR ARADA
Ören’in gizemi, tatilciler için farklı bir keşif alanı sunuyor
Ören’e gelen ziyaretçiler, denize girmeden önce Batık Şehir efsanesini duyunca şaşkınlıklarını gizleyemiyor. Kimi yüzeyde yüzerken denizin dibinde taş parçaları gördüğünü anlatırken, kimi ise gece yürüyüşlerinde duyduğu çan seslerinin hikayesini merakla dinliyor. Ören, hem doğal güzellikleri hem de mistik hikayeleriyle tatilcilere sadece bir sahil keyfi değil, aynı zamanda tarih ve hayal gücünün birleştiği bir atmosfer sunuyor.