Milas'ın kutsal ruhları: Türbelerle örülü halk inancı
Milas'ın kırsal bölgelerinde yüzyıllardır anlatılan türbe menkıbeleri, halk inancı ile tarih arasında mistik bir köprü kuruyor. Erenlerin makamları, dilekler, çaputlar ve dualarla bugün hâlâ yaşamaya devam ediyor.
Erenlerin izinde: Milas kırsalındaki yatırlar ve halk efsaneleri
Milas ve çevresinde halk inancı ile İslamiyet’in harmanlandığı mekânlar, yüzyıllardır kutsallığını koruyan yatırlar ve türbeler etrafında şekilleniyor. Özellikle su kenarlarına yerleştirilmiş bu türbeler, halk tarafından hem manevi ziyaretgâhlar hem de mucizevi dilek durakları olarak görülüyor. Kargıcak köyünde “Yaran Dede”, Çomakdağ yöresinde “Dambılın Dede” ve “Kuşburnu Dede” gibi yatırlar, adaklar, çaputlar, mumlar ve dualarla yaşatılmaya devam ediyor. Bu alanlarda, özellikle Hıdırellez gibi mevsimlik bayramlarda çeşitli ritüeller icra ediliyor. Türbenin yanında bulunan suyun hiç kesilmemesi gerektiğine inanan halk, bu türbenin suyundan içmenin şifa olduğuna inanıyor.
İkiz Türbe’nin sırrı: Şehit yeniçeri ve ıslanan mendil efsanesi
Milas şehir merkezine yaklaşık 12 km uzaklıktaki Labraunda yolu üzerinde yer alan ve halk arasında “İkiz Türbe” olarak anılan yatır, olağanüstü bir menkıbeye sahiptir. Rivayete göre Kanuni Sultan Süleyman devrinde düşmanla çarpışan bir yeniçeri burada şehit düşer. Başı ve gövdesi ayrı yerlere düştüğü için her biri için farklı mezar yapılır ve bu iki mezar “İkiz Türbe” olarak anılır. Türbenin başına tayin edilen dervişin her gece dua ettiği, sabah ise türbeye astığı mendilin sırılsıklam olduğu, gece bıraktığı suyun sabaha boşaldığı anlatılır. Halk bu olayı, şehidin ruhunun hâlâ orada olduğuna ve su içtiğine yorar. Bu inanç, yüzyıllardır aynı saygıyla yaşatılmaktadır.
Pîr Ahmed Çelebi: Eski Türbe köyünün efsanevi koruyucusu
Milas yakınlarındaki Eski Türbe köyünde yer alan Pîr Ahmed Çelebi’nin yatırının da bölge halkı arasında büyük bir manevi yeri bulunuyor. Horasan erenlerinden olduğu kabul edilen bu zatın, Gazi Ahmed Bey ve Pisili Dede ile ruhani bağ kurduğu, üç kardeşin farklı bölgelerde irşad faaliyetleri yürüttüğü anlatılır. Menkıbeye göre Kanuni Sultan Süleyman Rodos Seferi'ne giderken bu türbeye uğrar, ordusu susuz kalınca Pîr Ahmed Çelebi’nin himmetiyle su bulunur. Bu anlatı, halkın türbenin manevî gücüne olan inancını daha da güçlendirmiştir. Bugün hâlâ Pîr Ahmed’in kabri, dua etmek, adak adamak ve yardım dilemek isteyenlerin ziyaret ettiği bir yer olmaya devam etmektedir.