Milas'ın adı nereden geliyor? İşte tanrılara uzanan efsane
Milas'ın adı, rüzgâr tanrısı Aiolos'un soyundan gelen Mylasos'tan geliyor. Zeus'un kutsal merkezlerinden biri olarak bilinen antik Mylasa, hem deniz tanrıçaları hem de gök tanrısıyla kurduğu bağla, Anadolu'nun mitolojik belleğinde özel bir yer taşıyor.
Milas’ın adı Mylasos’tan geliyor: Rüzgâr tanrısının torunu efsanesi
Milas’ın antik adı Mylasa’dır ve bu ismin kökeni mitolojik bir kahramana, rüzgâr tanrısı Aiolos’un soyundan geldiği söylenen Mylasos’a dayandırılır. Antik kaynaklarda, Karia bölgesinde ilk yerleşimlerin bu kahramanın liderliğinde başladığı, Milas’ın da onun adıyla anıldığı ifade edilir. Bu bilgi, şehrin sıradan bir yerleşim değil; kökeninde tanrılarla bağlantılı bir kutsiyet taşıdığını gösterir. Rüzgârın soyundan gelen Mylasos’un kurduğu bu şehir, zamanla hem mitolojik hem de dini bir merkez haline gelmiştir.
Milas’ta birden fazla Zeus: Kutsal adanmışlık ve tanrısal koruma
Antik Mylasa, özellikle Zeus inancı bakımından Anadolu’daki en önemli merkezlerden biri olarak kabul edilir. Kentte, farklı sıfatlarla anılan en az iki Zeus kültü mevcuttu: Zeus Karios ve Zeus Labraundos. Her biri farklı coğrafi konumlara yerleştirilmiş olan bu tapınaklar, tanrıların gökten Milas’a baktığı kutsal noktalar olarak değerlendirilirdi. Kentin merkezindeki ritüel alanlar, dağların tepesine kurulan tapınaklarla birbirine bağlı bir dini sistem oluşturuyordu.
Baltalı Kapı: Mitolojinin taşlara kazındığı geçit
Milas kent merkezinde hâlâ ayakta duran Baltalı Kapı (çift baltalı kapı), bu tanrısal mirasın taş üzerindeki en belirgin kanıtıdır. Roma dönemine ait bu anıtın kilit taşında, Karia’nın sembolü olan çift ağızlı balta (labrys) kabartması yer alır. Bu sembol yalnızca bir süsleme değil, tanrı Zeus’un Lepsynos ve Labraundos formlarıyla olan bağını gösteren bir kutsallık işaretidir. Milas halkı, bu geçitten geçerken tanrılara yakarır, tapınaklara giden kutsal yolların buradan başladığına inanırdı.
Athena ve tanrılarla çok katmanlı inanç
Milas sadece Zeus’un değil, aynı zamanda Athena’nın da önemli bir merkeziydi. Uzunyuva mevkiinde yer alan Athena Kutsal Alanı, Milas halkının deniz tanrıçasına adadığı alanlardan biriydi. Bu da şehirde tanrıların hiyerarşik olarak değil, birlikte var olduğu çok tanrılı bir inanç sisteminin yaşatıldığını gösterir. Milaslılar, dağlardaki Zeus mabedine çıktıkları kadar, kent içindeki Athena tapınaklarına da aynı özeni gösterirdi.