Kıyıkışlacık'ta denize sıfır antik taş yapılar sahil yürüyüşçülerinin ilgisini çekiyor
Bir yanda kıyıya vuran dalgaların sesi, diğer yanda 2500 yıllık taş duvarların gölgesi… Milas'ın bu köyü hem doğaya hem tarihe yürüyenleri kendine hayran bırakıyor.
Antik taşlar ve Ege’nin mavisi aynı karede buluşuyor
Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Kıyıkışlacık Mahallesi, İasos Antik Kenti kalıntılarıyla çevrelenmiş eşsiz bir kıyı köyü. Denize sıfır konumda yer alan bu taş yapılar, antik surlardan liman kalıntılarına kadar uzanıyor. Yürüyüş yapanlar, bir yandan Ege'nin tuzlu rüzgârını hissederken bir yandan da binlerce yıl öncesine ait izlerin arasından geçiyor.
Sahil yolu, tarihle örülmüş bir rota
Köyün içinden geçen sahil yürüyüş yolu, İasos kalıntılarıyla kesişiyor. Özellikle sabah saatlerinde sessizliğiyle dikkat çeken bu yol, sadece doğa tutkunlarının değil, fotoğraf meraklılarının da uğrak noktası haline geldi. Yerdeki taş döşemelerden, antik dönemden kalma mezar kalıntılarına kadar uzanan bu rota adım adım keşif sunuyor.
Her taş bir hikâye anlatıyor
Kıyıkışlacık kıyısında yer alan bazı duvar parçalarının, M.Ö. 4. yüzyıla tarihlendiği biliniyor. Bu yapılar, antik liman kenti İasos’un sur kalıntıları ve agora çevresine ait. Denizin hemen kıyısında yer alan bu taşlar, dalgalarla birlikte yıpranmış olsa da hâlâ ayakta. Sahil boyunca yapılan her adım, hem tarihi hem de doğal bir anlatının içinden geçmek gibi.
Kıyıkışlacık’ta bir gün geçirmek isteyenlere
Köy içinde bir sahil kahvesinde oturabilir, denize karşı çay içebilir, ardından sahil boyunca yürüyüş yaparak antik surları keşfedebilirsiniz. Köydeki küçük restoranlar, özellikle deniz ürünleriyle dikkat çekerken, kıyı boyunca uzanan tekneler de manzarayı tamamlıyor. Kalabalıktan uzak, sakin ve tarih kokan bir günü bir arada yaşamak isteyenler için eşsiz bir seçenek.